10 Ocak 2017 Salı

YUSUF FRANKO’NUN İNSANLARI “Bir Osmanlı Bürokratının Karikatürleri"


YUSUF FRANKO’NUN İNSANLARI“Bir Osmanlı Bürokratının Karikatürleri”

Koç Üniversitesi Anadolu Medeniyetleri Araştırma Merkezi (ANAMED), Ömer M. Koç Koleksiyonu’nda yer alan, 19. yüzyıl sonu Osmanlı bürokratı, Hariciyeci, Mutasarrıf, cemiyet adamı ve aynı zamanda oyunbaz bir karikatürist Yusuf Franko Kusa Bey’e ait karikatür albümünü ve içindeki çizimleri ilk kez sergileyecek. “Yusuf Franko’nun İnsanları: Bir Osmanlı Bürokratının Karikatürleri” başlıklı sergi, Yusuf Franko’nun karikatürlerinde kendine yer bulabilmiş kişi ve mekânlara odaklanırken, albümün sessizliklerine de işaret edecek. 26 Ocak’ta kapılarını açacak olan sergi, 01 Haziran 2017 tarihine kadar ziyaret edilebilecek.

Koç Üniversitesi Anadolu Medeniyetleri Araştırma Merkezi (ANAMED), Ömer M. Koç Koleksiyonu’nda yer alan Yusuf Franko Kusa Bey’e ait karikatür albümünü merkezine alan sergiye ev sahipliği yapacak. Küratörlüğünü Bahattin Öztuncay’ın, danışmanlığını ve metin yazarlığını K. Mehmet Kentel’in yaptığı “Yusuf Franko’nun İnsanları: Bir Osmanlı Bürokratının Karikatürleri,” sergisi 26 Ocak - 01 Haziran 2017 tarihleri arasında tarih ve sanat meraklıları ile buluşacak.

“Yusuf Franko’nun İnsanları; Bir Osmanlı Bürokratının Karikatürleri” başlıklı sergide, Yusuf Franko’nun 1884-1896 yılları arasında bir albümde topladığı, Avrupa karikatür geleneği ile etkileşime sahip çizimleri ilk defa gün yüzüne çıkacak. Karikatürlerin aracılığı ile sergide, 19. yüzyıl sonunun zengin kapitalistleri, yüksek cemiyet mensupları, Osmanlı paşaları, Levantenleri, sanatçıları ve diplomatlarının hiciv yüklü portreleri ziyaretçiler ile buluşacak.Yusuf Franko’nun karikatürleri, özellikle 19. yüzyıl sonunun Beyoğlu / Pera semtini, kendisinin de parçası olduğu renkli sosyal ağları ve İstanbul’un küresel mekânlarını gözlemek için izleyiciye imkân sunuyor. Sergi, karikatürlerdeki karakterleri ve ait oldukları mekânları takip ederek, Galata ve Beyoğlu’nun bir finans ve diplomasi merkezi haline geldiğinin, uluslararası kültür-sanat trafiğinin uğrak noktalarından biri olduğunun altını çiziyor. Yusuf Franko’nun eserlerini ağırlıklı olarak mekân perspektifinden okumaya çalışan sergi, bir yandan Naum Tiyatrosu gibi dönemin önemli mekânlarına değinirken, diğer yandan albümde kendine yer bulamamış, ‘artık olmayan’ mekânları da hatırlatacak.

“Yusuf Franko’nun İnsanları; Bir Osmanlı Bürokratının Karikatürleri”, döneminin öncü karikatüristi Yusuf Franko ve eserlerini odağına alarak, Franko Kusa ailesinin Osmanlı Devleti’ndeki yeri ve önemi, karikatür tarihi ve albümün çeşitli ülkelerdeki uzun yolculuğundan sonra nasıl tekrar Beyoğlu’na döndüğüne de değinecek. Sergide Yusuf Franko Kusa’nın albümü ve karikatürlerinin yanı sıra, bu eserlerle bağlantılı, başta Ömer M. Koç Koleksiyonu olmak üzere farklı koleksiyonlardan fotoğraf, belge ve yayınlar da sergilenecek.


Yusuf Franko Kusa’nın ‘Types et Charges’ adını verdiği albümünün tıpkıbasımıyla, Youssuf Bey: The Charged Portraits of Fin-de-Siècle Pera adlı bir makale kitabının beraber yer aldığı iki ciltlik çok özel bir yayın da sergi açılışıyla eş zamanlı olarak satışa sunulacak. 27 Ocak 2017 Çarşamba günü ise ANAMED Oditoryumu’nda, makale kitabının yazarları karikatür tarihi uzmanı Fransız Guillaume Doizy, K. Mehmet Kentel ve Sinan Kuneralp’in projeye dair sunumlar yapacakları bir panel düzenlenecek.

Yusuf Franko Kusa Bey hakkında

Yusuf Franko Kusa, Lübnan’dan İstanbul’a göçen, Osmanlı Hariciyesi’nde kendine yer edinen ve buradan yeniden Lübnan’a uzanan Franko Kusa ailesine mensuptur. Beyoğlu’nun meşhur ve öncü sanat mekânı Naum Tiyatrosu’nun kurucusu Michel Naum’la da akraba olan Yusuf Franko Kusa’nın kariyerindeki en yüksek basamak, 1907-1912 arasında yaptığı Cebel-i Lübnan Mutasarrıflığı’dır. Karikatürlerinde geç 19. yüzyıl Beyoğlusu’nun önde gelen kişilerini bir araya getirmiştir. Cemiyet davetlerinde boy gösteren Osmanlı paşaları ve yedi düvelin diplomatları, yerli ve yabancı sermayecileri, sanatçıları kendine özgü tarzıyla resmeden Yusuf Franko; gerek kendi karakteri gerekse de çizdiği karakterleriyle, uluslararası bir finans, diplomasi ve kültür-sanat merkezi haline gelen bu özel dünyanın bir ürünü ve aynı zamanda tanığıydı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder